Ben Ankara Fen Lisesinden sonra Boğaziçi
Üniversitesi Endüstri Mühendisliğinden mezun oldum. Özel sektörde çalıştım,
emekli oldum.
Çocuğumla ilkokulda ihtiyacı oldukça ve benim işimden fırsat buldukça beraber
çalıştık.
Eğitim sisteminin ne kadar değiştiğini, ilkokul 5nci sınıfta Kolejlere
Hazırlıktaki konuları görünce anladım. Konular çoktu, yoğundu, büyük bir yarış
vardı, aileler imkanları dahilinde çocuklarını destekliyordu. Kimse ne
kadar desteklediğini tam olarak söylemiyordu. Bu durumda çocuklara ‘Niye yapamıyorsun?’
diye sormak haksızlıktı.
Ortaokul 8nci sınıfta Anadolu Liselerine hazırlık ve Lisede
ÖSS hazırlık
aşamalarını da yaşadıktan sonra, İLK 100 e ve Boğaziçi Üniversitesine
girişi sağlayan başarıyla sonuçlanan bu
süreci, tecrübemi, bilgimi paylaşmak için bu siteyi hazırlamaya karar verdim. Menü Başlıklarındaki ‘‘Bir Başarı
Öyküsü’’ nde anlatıldığı gibi çocuğumun eğitim hayatında yaşadıklarını, çabasını ,
gelişmesini izledim, bu yıllar boyunca ben de öğrendim. ‘’Nasıl Çalışacağız?’’ ve
‘’Çalışma Programı’’ nda da , verimli ve etkin bir çalışmada nelere dikkat edilerek
nasıl başarıldığını yazmaya çalıştım.
Başlangıçta örnek problemleri yanımda
çözdürerek ders verir gibi anlattım, dikkat edilecek noktaları gösterip, problemi
çözmesini izledim.
En kısa zamanda onu seçtiğim sorularla yalnız
bırakıp yapamadıklarında araya girdim. Nasıl farklı bakabileceğimi anlattım. Konuları,
farklı sorularla sürekli tekrar ettirdim. Ders veren bir öğretmen gibi değil, Daima onu
dinleyen, gözleyen, işini kolaylaştıran bir yardımcı veya eğitim danışmanı gibi
oldum.
Neler
yaptım?
*Okul
ve dersane programına uygun çalışma programı hazırlanması,
*En önemlisi; tüm kitaplardan ‘’güzel
sorular’’ın toparlanarak yaptırılması
*Yapamadıklarının öğretilmesi,
*Bildiklerinin hızlı ve daima doğru
yapılması için sürekli tekrar ettirilmesi,
*Sınav tekniklerinin öğretilmesi ve
etkin bir sınavda dikkat edileceklere
hazırlanılması,
*Her derse hatta her konuya gore farklı
çalışma yapılması,
*Öğrencinin zamanının verimli kullanılması, evdeki
çalışmanın da sınav gibi zaman tutarak yaptırılması
*Asla günde 3 saatten fazla çalışmaya
zorlamadan ama çalışmadan da boş gün geçirmemesine ikna edilmesi, hergün
düzenli çalışma planlanması, sosyal faaliyetlerine de mümkün olduğunca vakit
ayrılması
*
Hergün ‘’yeteri kadar ve kaliteli soru çözümü’’ sağlanması, ‘’çok soru’’ile
gereksiz yorulmaması,
*Hedef ve hırsının, moralinin kontrol
edilmesi, dengelenmesi, sonuçlara aldırmadan
çalışmaya devam etmesinin sağlanması,
yapılabilir hedeflerden konuşulması, ‘’daha iyi’’yi isterken eldekinin
kaybedilmemesi.
Birşeyler başaran çocuklarımızın süreci nasıl
sahiplendiğini, nasıl kendilerine güvenip daha iyilere koştuğunu göreceğiz ve bunu görmek
gerçekten çok güzel.